Terbiyeciler yine işbaşındalar.

Allahla aldatanlar, Allah adına konuşanlar

Din adına ahkâm kesenler toplumu tehdit etmeye devam ediyorlar…

Tehdit alanları ise günden güne çok genişliyor.

Yediklerinizi, içtiklerinizi, dinlediğiniz müzikleri, okuduğunuz yazdığınız şiirleri, izlediğiniz filmleri ve bunlara benzer yaşamla ilgili neler varsa hepsini dinlerine, mezheplerine göre yorumlayarak, uymayanları da tehdit ediyorlar…

Afganistan’da; akordeonu meydanda Talibanlar tarafından gülerek ve dalga geçilerek yakılan müzisyenin gözyaşlarından bahsetmek istemiyorum…

Sezen Aksu’nun bir şarkısı, dincilerin tehdidiyle karşı karşıya… Merak ettim buldum o şarkıyı dinledim ve çok da beğendim. İşte Yaşar Gaga’nın yazdığı ve Sezen Aksu’nun yorumladığı şarkının o sözleri…

Acısıyla tatlısıyIa
Ne şahane bir şey yaşamak
Dibe vurmak dimdik durmak
Bin bahane bin oyun kurmak

Acısıyla tatlısıyIa
Ne şahane bir şey yaşamak
Dibe vurmak dimdik durmak
Bin bahane bin oyun kurmak

Binmişiz bir aIamate
Gidiyoruz kıyamete
SeIam söyIeyin o cahiI
Havva iIe Ademe

***

Ne var ki bunda der gibisiniz…

Terbiyecilerin, din ulemasının hoşuna gitmemiş…

Niye gitmemiş… Şarkıda geçen Adem ve Havva itibarsızlaştırılmış… Bu kesimin Avukatları;

"Binmişiz bir alamete, gidiyoruz kıyamete. Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e" sözlerine yönelik suç duyurusunda bulunmuşlar. Sanatçının bu ifadelerinde Hz. Adem ve Hz. Havva’yı toplumda itibarsızlaştırmanın hedeflendiğini ve bu söylemin İslam

dinine inanan vatandaşlar üzerinde haklı bir öfke uyandırdığını belirtmişler.

***

Halkın üzerinde “haklı bir öfke” uyandırıyormuş.

Öfkenin normali var bir de kontrol edilemeyeni var…

Bu durumda Sezen Aksu büyük ölçüde hedef gösterilmiş oluyor…

***

Gelelim Adem ile Havva’ya…

Adem ve Havva sadece Müslümanlığı ilgilendirmiyor, Yahudiliği, Hıristiyanlığı ve tüm bunların çıkış noktası olan Sümer mitolojisini de ilgilendiriyor…

Mitoloji; efsane, masal, gerçekte doğru olmayan unsurları içinde barındıran bazı zamanda dinsel kutsiyetlere büründürülmüş söylencelerdir…

İnsanlık, var oluşundan bu yana var oluşunu, ilk hareket ettiriciyi merak etmiş ve bu yönde bağlanabileceği bir takım yaradılış mitosları- efsaneleri uydurmuş…

Düşünce anlamında mitosların yaygın olduğu o çağa mitos çağı da denilebilir. Adem ve Havva Mitolojisinin Sümer mitolojilerine dayandığı da ortaya konulmaktadır…

Yunan mitolojileri de Tanrılarla doluydu. Her Tanrıya bir mitos yüklenmişti. Mitoslar bir ölçüde insan aklını esir almıştı… İnsanoğlu aklını ve mantığını kullanmaya cesaret ederek mitosların esaretinden kurtulmuştur. Bu kurtuluş, aklı ve mantığı öne alarak sorgulamanın yolunu açan FELSEFİ düşüncedir.  

Mitolojiler-mitoslar- ve dinler sorgulama yaptığı ve aklı öne aldığı için felsefeyi sevmezler…

Felsefi düşünceye önem vermeyen, felsefeyi yok sayan kültürlerde mitolojiler, dinsel yapılar daha ön plandadır… Felsefi düşüncenin geliştiği kültürlerde ise dinsel dogmaların etkisinde olmayan özgür düşünceler gelişir… Özgür düşüncenin geliştiği yerlerde de bilim, sanat, edebiyat gelişir…

***

Sezen Aksu’nun şarkısını beğendim. Bu şarkıya tehdit savuranların Afganistan’da bir sanatçının akordeonunu yakan Talibanlardan bir farkının olmadığını da düşünüyorum…

Sezen Aksu’yu destekliyorum…