1990 yılına kadar Milas’a bağlı Muğla’nın en batı ucundaki köyü idik AKBÜK olarak,
Kazıklı köyünün bir parçası gibiydik,
Keşfedilen bir sahil beldesi olarak arazileri satılmaya başlandı,
Para etmeyen Zeytinlikleri,
Ancak tütünden başka, ekinden başka bir şey yetişmeyen kuru tarımdan başka bir şey yapılmayan köyün arazileri Turizm adına parsellenmeye başlandı,
Gözünü buraya diken Rantiyeciler, Rantçılar burasını Köyden koparıp Beldeye çevirdiler,
Muğla İli – Milas ilçesinden ayrıştırıp Aydın ilinin Didim ilçesine bağlanarak da
Beldeye dönüştürülmüş oldu.
Arazi -arsa baronlarının kucağına düşmüş oldu.
Akbük Kazıklı köyünün parçalığından daha sonraları ayrı muhtarlığa, sonrasında Belde’ liğe ve de Belediye yönetimine geçilerek atak yapmış ne acıdır ki bir tarım köyünden çarpık planlanarak Turizm Belde’ liğine adımını atmış oldu.
Artık üç kuruşluk TÜTÜN-Arpa-Buğday –Zeytin paralarından kurtulmuş Arsa –Arazi rantına açılmış oldu.
Binlerce Kooperatif ve sonuçta Zeytinlikler Beton mezarlığına dönüştürüldü.
Sonuçları şu anda alınmaya başlandı,
Eski Akbük’ de kışın bile rastlanmayan Nem, Rutubet şimdi yaz aylarında bile yaşanmaktadır,
Sebep mi?
Yok edilen Zeytinlikler, zeytinler, delicelerle dolu orman, Çam ağaçları ile kaplı ormanın yok edilmesi.
Sonuçta Rant, Rantiyecilik galip geldi,
Halbuki küçücük bir Balıkçı köyü bir TURİZM merkezine dönüştürüleceği yerde, Kooperatif mezarlığına, Beton mezarlığına dönüştürülmüştür.
Alt yapısı yapılmadan açılan İmar alanları,
Su ve Yol sorunu çözümlenmeden imara açılan yerleşim yerinin varacağı yerdeyiz,
Şu anda içinde bocaladığımız, bir çıkmaz, GİRDAP haline gelen ALT Yapı, Su ve Ulaşım sorunları,
Birde yetmezmiş gibi Büyük Şehir-Bütün Şehir yasası,
Sar sarabilirsen yaralarımızı,
İşte bu nedenle dedim ki Sahipsiz mi kaldık,
Evet, Akbük şu anda bize göre sahipsiz,
Kim sahip çıkacak
Elbet AKBÜK’lü,
Akbük de yaşayanlar
Nasıl mı?
Örgütlenerek,
Hani bir sözümüz vardır ya,
“Ağlamayan çocuğa meme verilmez” diye, biz ağlamayacağız, Örgütleneceğiz,
İsteyeceğiz ve hakkımız olan haklarımızı alacağız.
Almak için de direneceğiz,
Başarır mıyız?
Elbette,
Zafer her zaman direnenlerindir.
Bir başlangıç yapıldı,
AKBÜK GÖNÜLLÜLERİ PLATFORMU kuruldu, Akbük gönüllüleri tarafından
İlk ele alınan AKBÜK’ ün alt yapı sorunu, kollar sıvandı, Masaya yatırıldı ve sonuç alınmak üzere,
Sırada ikinci büyük sorun AKBÜK’ ün içme suyu sorunu,
Girişimlere başlandı,
Ne yazık ki mevsim Kışı denk geldi,
Olsun,
İnanmışlar durmak bilmez, DEVAM diyerek toplantı üzerine toplantı,
Fikir üretme bazında sürekli çalışma,
Tıkanmış Bürokrasiyi aşmak için yoğun çaba,
Tek çare ÖRGÜTLENME,
Bu Platformda hiçbir kimsenin, zümrenin hakimiyeti yoktur, hiçbir siyasi partiye dayanma yoktur,
Tek dayandığı yer Halkın örgütlü gücü,
Örgütlenme çalışmalarına devam ettiriyoruz,
Facebook ve Watsapp sayfamızdaki paylaşımlarımızı takip ederek çalışmaları takip erebilirsiniz,
Ben Akbük’ lüyüm diyen herkesin katılımını bekliyouz,
“ Bir olursak Diri oluruz”,
Birlik olursak Örgütlü oluruz,
Akbük’ümüzün tüm sorunlarını çözüm yollarını birlikte buluruz,
Akbük hepimizin…