DİHAD VE HATİCE GENÇAY
Didim Belediye Başkanı Hatice Totik Gençay’ın, Didim Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği (DİHAD) Başkanı Bilal Süren ve yönetimiyle yaşadığı sert tartışmanın üzerinden çok geçmedi. Daha o olayın yankıları sürerken Belediye Başkanı'nın makamında Aydın Hayvan Hakları Eğitim Hareketi Derneği Başkanı ve Aydın Valiliği Hayvan Hakları İl Kurul Üyesi Jale Koç’u ağırlaması, Didim kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı.
Kamuoyunun büyük kısmı bu ziyaretin, DİHAD ile yaşanan gerginliğin üzerini kapatma, hatta bir tür “günah çıkarma” çabası olduğu görüşünde.
Çünkü ortada açık bir gerçek var: Bir koltuğun ağırlığı sorumluluk gerektirir; hayvan hakları gibi bir konuda, bir dernekle kavga edip ertesi gün başka bir dernekle poz vermek, yönetim krizini çözmek değil, sadece komik bir hamle yapmaktır.
Hatice Totik Gençay’ın tavrı, sorun çözen bir belediye başkanından çok, oluşan sosyal tepkiyi yatıştırmak için vitrini tazeleyen bir siyasetçiyi andırıyor.
DİHAD’ı karşısına alıp sonra başka bir hayvan hakları temsilcisiyle “iyi niyet fotoğrafı” vermek, tutarsızlıktan başka bir şey değildir. Çünkü toplum artık gösteriye değil, icraata, şeffaflığa ve istikrarlı ilişkilere bakıyor.
Maalesef Başkan Totik Gençay’ın son çıkışları, çözüm arayan bir iradeden çok, yanlış bir hamlenin siyasi hasarını tamir etme telaşını gösteriyor.
* * * * * * *
AŞKIN ATLI / HATİCE GENÇAY / DİLAVER DEMİR
Didim CHP eski İlçe Başkanı Aşkın Atlı’ya ait ruhsatsız yapının, Didim Belediye Başkanı Hatice Totik Gençay’ın talimatıyla yıkılması sonrası tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Yıkımın ardından sosyal medya ve basında yer alan haberlerde Atlı’nın,
Belediye Başkanı Hatice Gençay hakkında “MHP’nin belediye koridorlarında gezerken belediyemizi MHP’ye teslim etmeyi planlıyordu” ve “Korkuyu Kerbela’da bıraktık” gibi mezhepsel çağrışımlar taşıyan ifadeleri, Didim CHP’de tansiyonu daha da yükseltti.
Ancak Atlı’nın asıl tepkisi, kendisine yöneltilen suçlamalara Belediye Başkanı Hatice Gençay’ın değil, CHP Didim İlçe Başkanı Dilaver Demir’in cevap vermesi ilgiçti. Atlı, “Madem suçlamaları yapan sensin, o halde muhatap da sen olmalısın” diyerek Gençay’ın sessizliğini sorguladı.
Dilaver Demir: Hızlı uyum mu, aşırı sadakat mi?
Didim kamuoyunda uzun süredir konuşulan bir başka başlık ise Dilaver Demir’in ilçe siyasetine olan hızlı uyumu.
Daha önce Didim siyasetinde adı pek duyulmayan Demir’in, göreve gelir gelmez Belediye Başkanı Hatice Gençay’a her konuda koşulsuz destek vermesi bazı çevrelerce “takdir(!)” ile karşılanırken, bazıları tarafından da “Siyasette bu kadar hızlı saf tutmak pek normal değil” şeklinde yorumlanıyor.
Demir’in açıklaması da bu tartışmaları güçlendirdi.
Kendisi, Atlı’nın konuyu kişiselleştirdiğini iddia ederek şu ifadeleri kullandı:
“Belediyemizden aldığımız bilgilere göre yıkım, tamamen ruhsatsız ve kaçak yapılan imalatlara ilişkin yasal sürecin sonucudur.”
Ne var ki Demir’in bu açıklaması, Didim’de yıllardır süren kaçak yapı gerçeğini bilen kimseyi pek ikna etmiş değil.
Sayın Dilaver Demir’e sorsak :
Didim’de gerçekten “sadece bu yapı mı” kaçak?
Eğer belediye bu kadar kararlıysa, Didim’in dört bir yanında yıllardır duran onlarca kaçak yapı neden hâlâ yerinde duruyor?
Yoksa yıkım kararları kişiye göre mi işliyor?
Kamuoyu bu soruların cevabını bekliyor.
Ve bu soruların muhatabı da artık sadece Aşkın Atlı değil…
Dilaver Demir’in bizzat kendisi.
* * * * * *
ORTAK AKIL
Didim’i gerçekten “ortak akılla” yönetiyorsanız… bu ortaklığı bir an önce bozun derim. Çünkü ortada akıl var ama ortaklığı göremiyoruz(!)
Belediyenin basına gönderdiği açıklamalarda Başkan Hatice Totik Gençay’ın
“Didim’i ortak akılla yönetiyoruz” ve “birlikte yönetim” vurgusu yaptığını okuyoruz.
Ama sahadaki tabloya bakınca, bu söylemin Didim’de bir karşılığı olmadığı çok açık.
Ziyaret edilen STK’lar, verilen pozlar, kullanılan cümleler güzel… Fakat yönetim anlayışına yansımayan her söz, sadece “gündelik” bir ifade olarak kalır.
Madem ortak akıl var;
– Kararlar neden dar bir çevrede alınıyor?
– Şikâyetler neden duyulmuyor?
– Tepki gören uygulamalar neden “ben yaptım oldu” mantığıyla ilerliyor?
– Kamuoyuna yansıyan krizlerde neden kimse sorumluluk üstlenmiyor?
Eğer “ortak akıl” buysa, Didim’in yararına değil zararına işlediği ortada.
O yüzden: Bu ortaklık yürümüyor(!).
Gerekirse akıllar ayrı ayrı dursun ama Didim daha iyi yönetilsin.
* * * * * *
MERKEZ PARK ŞOVU BİTTİ, GERÇEK GÜNDEME DÖNDÜK
Tüm bu tartışmaların gölgesinde, Didim’de bir süredir “gündem makyajı” işlevi gören Merkez Park yıkımları da nihayet yerini gerçek sorulara bıraktı. Yapılan sert açıklamalar, kameralar eşliğinde sosyal medya şovlarıyla sanki Didim’in tek meselesi Merkez Park’mış gibi bir hava oluşturuldu.
Ancak bu gösterilerin bitmesiyle birlikte kamuoyu yeniden asıl tabloya bakmaya başladı:
Merkez Park’taki yıkımların yarattığı kısa süreli gündem, belediyenin diğer sorunlu alanlardaki tutarsızlıklarını örtmeye yetmedi. Hayvan hakları tartışması, kaçak yapı polemiği, CHP içindeki gerilim ve “ortak akıl” söyleminin altının boş olması, Didim hâlâ yönetilemiyor, sadece idare ediliyor gerçeğini açık açık gösteriyor.
“Bu hafta olanları yazdım; yarın olacakları hep birlikte göreceğiz.”