2015 yılında kurulan ve şuan 70 üyeye sahip olan 10 Ekim Didim Umut Tiyatrosu Kültür Sanat Turizm ve Barış Derneği, toplumsal sorunları anlatmaya devam ediyor. Dernek, yaptığı faaliyetler ile adından sıkça söz ettirerek, adını unutulmaz kılıyor. 10 Ekim Didim Umut Tiyatrosu Kültür Sanat Turizm ve Barış Dernek Başkanı Türkan Şener, derneğini tanıtarak, faaliyetlerinden bahsetti.
Dernek Başkanı Türkan Şener, ilk olarak dernek isminin hikayesiyle söze başlayarak, “Adımızdan da belli olduğu gibi 10 Ekim Didim Umut Tiyatrosu Kültür Sanat Turizm ve Barış Derneği olarak yola çıktık. Aslında ilk önce sadece başında 10 Ekim yoktu. Fakat Sonra Ankara Gar Katliamını yaşadıktan sonra içinde de birlikte olduğumuz insanların, tanıdığımız insanların tabii ki 103 canın her birinin ayrı bir değeri, önemi var ama aynı yerde yaşadığımız, tanıdığımız, bildiğimiz insanların olması bizi daha da derinden etkiledi. Ve belediyeye başvurarak başına bir 10 Ekim eklettik. O günden beri de faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.” ifadelerine yer verdi.
Faaliyetlerimize gelince
“Uyanmaya ve uyandırmaya çalışıyoruz”
Gerçekleştirdikleri faaliyetlerle amaçlarını gerçekleştirmeye çalıştıklarından bahseden Şener, “Genel olarak biz burası bir kültür sanat evi ama onunla birlikte bir işletmemiz var. Bir kafemiz var. Kar amacı asla gütmediğimiz bir yer. Kendi bakış açılarımızın, aynı doğrultuda, aynı yöne bakan insanların bir araya geldiği, söyleştiği, konuştuğu birbirlerine fikir alışverişi yaptığı bir yer. Bir de kütüphanemiz var. Yine bu kütüphanede bağışlarla katkılarla oluşan bir kitaplıktan ibaret. Gelen misafirlerimiz, istedikleri zaman istedikleri kitabı geri getirmek koşuluyla alıp okuyarak getiriyorlar. Kitap bağışlamak isteyen arkadaşlarımızdan da bağışlarını da kabul ediyoruz. Bunun dışında da sanatsal etkinliklerimiz şu anda halihazırda yaptığımız bir kendi bir tiyatro ekibimiz var. Umut Tiyatrosu olarak 5 yıldır bu faaliyetleri sürdürüyoruz. İlk başta Nafile Dünya’yı oynadık. Didim’de iki kez, Kuşadası'nda bir kez oynadık. Ondan sonra Külkedisini redakte ettikten sonra onu hayata geçirdik. Şu anda da Aziznameyi çalışıyoruz. Bir tiyatro hocamız var. Selami Uncuoğlu 3 yıldır bizimle birlikte özveriyle çalışmakta. Onun kendi kaleme aldığı skeçlerden oluşan Manzaralar adlı oyunun iki kez Didim'de oynadık. Bir türkü grubu, Adres Türkü Grubu, haftanın iki günü burada çalışıyor. Biz de belirli gün ve haftalarda tabii kaçırdıklarımız, yetişemediklerimiz, yakalayamadıklarımız mutlaka oluyor ama öz gücümüz ölçüsünde bir takım etkinlikleri de kendi içimizde yapmaya çalışıyoruz. Birlik olmaya, beraber olmaya, uyanmaya ve uyandırmaya çalışıyoruz diyelim.” dedi.
“Üye kaygımız yok”
Şener sözlerine, derneğin amaçlarını anlatarak devam etti. Şener, “Dernek olarak üye seçimlerinde de tabii ki yönümüz, dostumuz belli olduğu için kıstaslarımız var. Buraya üye olacak insan ve 10 Ekim'in bilincinde olacak ve bu misyonu taşıyacak insanları istiyoruz. Amacımız biz öz kütle ağırlığımıza inanıyoruz. Amacımız kişi sayısının fazla olması değil nitelikli insanların birbirinin hep bu derneğe katkı sağlayacak insanların üretecek ve bizi çoğaltacak insanların olması. Bu yüzden de çok öyle bir üye kaygımız yok işin aslında. Zaten kişiler burayı tanıdıktan sonra faaliyetlerimizi gördükten sonra onların talebi doğrultusunda biz böyle bir değerlendirme yapıp evet birlikte yol yürüyebiliriz dediğimiz insanları aramıza alıyoruz. Bundan da mutlu oluyoruz.
Eğlenmekten çok üretmek amacındayız
2015 yılında, ilk başlarda Kuvayi Milliye'yi yaptık. Koro çalışmalarımız vardı. Didim'de yaşayan bir Yakup Kıvrak bir dönem bizi çalıştırmıştı. O arada Kuvayi Milliye'ye de yapmıştık. Bir toplumsal sorumluluk az önce söylediğiniz gibi. Toplum yararına bir hizmetimiz ve amacımız var. Mutlaka siyasi bir yanımız var. Hani bunu hiçbir zaman biz yadsımadık ve bu ilkelerden de sapmamaya çok özen gösterdik. Şu anda tabii bir cami yapılıyor karşımıza belki ama bunun öncesinde de bizim burasının bir kültür evi, sanat ve üreten bir yer olmasının dışında bir amacı olmadığı için bildiğimiz o an işte bu tür kafelerde olan alkol ve masa oyunları bizim hep kırmızı çizgimiz oldu. Burada eğlenmekten çok üretmek ve kültür ve fikir alışverişi yapmak amacıyla bir aradayız.” Sözlerine yer verdi.
Farkındayız!
Şener son olarak, “Zaman zaman yetişemediğimiz yakalayamadığımız toplumsal olaylar, hani yaşadığımız coğrafyayı ve bu coğrafyanın her gün yeni bir dramaya, yeni bir acıya gebe olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Yetişemediğimiz, yakalayamadığımız bir sürü şey oluyor, kaçırdığımız. Yaşımız itibariyle, konumlarımız itibariyle başka meselelerimizin meşguliyetleri olmasıyla kaçırdığımız şeyler de oluyor. Farkındayız. Bunun farkındayız. Bunun için de hakikaten daha “Ne yapabiliriz?” diyerek sürekli düşünüyoruz. Kendi yönetimimiz ya da dışarıda ki bütün arkadaşlarımızın bizim için her fikir değerli. Projelerimizi hayata geçirmek için elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. Daha iyi olmalıyız. Daha çok toplumsal farkındalık yaratmalıyız. Bu sorumluluğumuzun da farkındayız.” dedi.
HABER: EBRU GÖRMEZ