Doğada var olan her şey yaşam ortağımızdır. Yaşam ortaklarının varlığını kabul eden ve gözeten, kendi yaşamını da güvenceye almış olur. Yaşam döngüsüne dâhil olan her halkanın varlığını sürdürmesi bu nedenle güvenceye alınmalıdır. Bunun biricik yolu, barış içinde ve bir arada yaşayabilmektir. Bu doğrultuda önce yol ve yöntemler belirlenerek titizlikle de uygulanmalıdır.
Barış sadece insanların değil, tüm varlıkların bitmeyen istemi, özlemi ve rüyasıdır. Barışın önde gelen bir rüya olmaya devam etmesi için, bu umudun hiç tükenmemesi gerekir. Bunun için; kardeş insanlar, arkadaş hayvanlar, dost bitkiler ve doğa olmazsa olmazlardır. Birlikteliklerimizi kucağında sürdürdüğümüz doğa, her koşulda özenle korunup kollanmalıdır. Bunun için barışa  “EVET” ve “SAVAŞA” hayır diyoruz!


KOŞACAKSIN !

En zor görev senin…
En zor görev senin Barış çocuk!
Doğrular pınarından doğar barışın seli,
Yürür üstüne yaşam aykırılıklarının.

Yönetmeyi savaşmak bellemiş birileri;
Kazanma hırsı en eski hastalık,
Başlatır bitmeyen kanlı savaşları…
Paslı bıçaklar yürür beyinlerde,
Savrulur dönülmez ayrılıklara bedenler!
Çarparken yürekler çaresiz,
Çarparken yürekler…

Bir yaratılmışlar diyarı ki yerküre;
Kul bakışlı, çaresiz, umarsız, belleği yitik!
Bilerek ve istenerek tutuklanır beyinleri,
Geriye kalan, sadece emir alacak kadar…
Anlamsız ve gereksiz savaşlarda,
Gül gibi solar bakışları;
Gül gibi solar…

Subaşına tünemiş ölüm tacirleri,
Uluslar bitmeyen kavgalar içinde.
Dinler, kanlı-bıçaklı; gırtlak gırtlağa.
Mezhepler uzlaşmazlıkların kalesi,
Azınlıklar ki, günah keçisi faşistlerin!
Ve çıkarcı insan en yırtıcısı canlıların!
Durmadan kan kaybediyor doğada yaşam!
Çevre zorlanıyor kendini yeniden üretirken.
Atmosfer ha boğuldu, ha boğulacak;
Zehir kusuyor tüm akan sular!
Acıdan ürpererek izlerken bizi komşu yıldızlar…
Çırpınır yürekler çaresiz,
Çırpınır yürekler…

Oysa barış bir güzel çocuk ki;
Sevda yüklü, umut tomurcuklu…
İnsan sıcağının en eşsiz evrensel çocuğu!
Yarınlara koş barış çocuk,
Yarınlara koş!

Gök tenin denizler kadar engin,
Güneş rengi gülüşünü yansıtır menekşe gözlerin.
Sen hiç bitmeyecek bir bahar gibisin,
Aç artık kollarını Barış çocuk,
Aç artık kollarını…

Sen koşarken yürekten yüreğe,
Beklide her adımda bir çelme yiyeceksin.
Sendelesen de düşmeyeceksin!
Düşersen eğer, kendinden geçmeyeceksin!
Çünkü düşmanların saymakla bitmez!
Egemenler ve onlar adına yönetenler…
Uyutulmuşlar, cahiller, geri bıraktırılmışlar;
Çıkarcılar ve aydın yaftalı satılmışlar!
Koş Barış çocuk, durmadan koş,
Koş Barış çocuk, yorulmadan koş!

Yeniden abanarak küresel kollarına,
Evrensel bir soluk yükleyip ciğerlerine.
Koşacaksın, koşacaksın ve hep koşacaksın…
Dostluğa, sevgiye, kardeşliğe!
Geçerek yürekli insan harmanlarından,
Hiç durmadan, yılmadan ve korkmadan…
Koşacaksın insanca yaşanacak yarınlara!..
Durmadan koş Barış çocuk;
Durmadan koş Barış…
DURMADAN KOŞ !