Didim’de pazar yerinde tezgâhı bulunan, tezgâhını devretmek isteyen ya da tezgâh alarak devir için bekleyen pazarcı esnafını yakından ilgilendiren önemli bir gelişme yaşandı.
Söke Meyve ve Sebzeciler Odası Başkanı Ümit Coşkun, Didim Belediye Başkanı Hatice Gencay ile tezgâh devirleri konusunda bir görüşme gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede, pazarcı esnafının uzun süredir beklediği tezgâh devri konusunun olumlu bir zeminde ele alındığı öğrenildi.
Görüşmenin ardından, konunun detaylarının netleştirilmesi amacıyla bu hafta içerisinde Didim Belediye Başkanı Hatice Gencay ile yeniden bir randevu oluşturulduğu belirtildi. Sürecin tamamlanmasının ardından, tezgâh devriyle ilgili kesin ve resmi bilgilendirmenin önümüzdeki günlerde pazarcı esnafına yapılacağı ifade edildi.
Söke Meyve ve Sebzeciler Odası Başkanı Ümit Coşkun, gelişmelerin yakından takip edildiğini vurgulayarak, esnafın mağduriyet yaşamaması adına çalışmaların kararlılıkla sürdürüldüğünü dile getirdi.” Ben bu haberi okuyunca şok oldum.
Didim’de pazarcı esnafının tezgâh devri meselesi gündemi sallıyor. Ama asıl mesele tezgâh değil, koltuklar gibi duruyor. Bir yanda Söke Meyve ve Sebzeciler Odası Başkanı Ümit Coşkun… Didim esnafının sorunları için Didim Belediye Başkanı Hatice Totik Gençay’dan randevu istiyor, çözüm arıyor. Diğer yanda Didim Esnaf Odası Başkanı Şerif Erul… Nerede olduğu ise meçhul.
İnsan ister istemez soruyor:
Didim’de Esnaf Odası var da bizim mi haberimiz yok?
Yoksa oda var ama başkan sadece seçim dönemlerinde mi açılıyor?
Hatice Totik Gençay’a gelince… Didim’in Esnaf Odası dururken Söke’den gelen bir oda başkanıyla görüşüyor, randevu veriyor. Demek ki mesele Didim esnafı olunca adres fark etmiyor. Kim gelirse gelsin, yeter ki fotoğraf verilsin, “çözüm arıyoruz” algısı oluşsun. Siyaset böyle bir şey olsa gerek.
Haberler çıkınca ne oluyor?
Bu kez sahne arkasında bir “özel görüşme”… Şerif Erul ile Hatice Totik Gençay kapalı kapılar ardında buluşuyor. Ne konuşuldu, ne vaat edildi bilinmez ama görünen o ki Hatice Başkan bir asker daha kazanmış gibi. Sessiz, derin, sorgulamayan bir asker.
Şimdi soralım:
Didim esnafının sorunlarını Söke’nin oda başkanı mı takip edecek?
Eğer öyleyse Şerif Erul o koltukta neden oturuyor? Koltuk süsü mü, masa dekoru mu?
Bir de kulislerde dolaşan iddialar var ki asıl düşündürücü olan onlar. Deniliyor ki; esnafın sorunlarını belediyeye taşımak isteyenlere,
“Beni Belediye Başkanı ile karşı karşıya getirmeyin, seçimim var” denmiş. İddia diyoruz ama yaşananlara bakınca insan “acaba mı?” demeden edemiyor.
Esnafın derdini açık açık, alenen, makamında Belediye Başkanına anlatamayan bir Esnaf Odası Başkanı…
Bunun adı nedir? Diplomasi mi, yoksa acizlik mi?

Ve o meşhur yazı…
Makam masasının üzerinde duran:
“Bir Şerif Erul kolay yetişmiyor.”
Doğru, kolay yetişmiyor olabilir ama belli ki zor da çalışmıyor.
O yazı oradan ya Şerif Erul tarafından kaldırılır, ya da seçimden sonra Didim esnafı bizzat gelip kaldırır.
O gün geldiğinde ne Hatice Totik Gençay kurtarabilir, ne de kapalı kapılar ardındaki görüşmeler.
Bu konuda yazılacak çok şey var ama fazla uzatmaya gerek yok.
Didim esnafı her şeyi görüyor, notunu alıyor.
Sandık geldiğinde de cevabını verir.
Şerif Başkanın dikkatine. : Mimarlar Odası seçiminde Hatice Totik Gençay’ın desteklediği aday kaybettiğini de hatırlatayım.