Belediye binası önünde toplanan kitle, ellerinde döviz ve pankartlarla Cumhuriyet Caddesi ve Atatürk Bulvarı üzerinden Kent Meydanı’na yürüdü. Sloganlar ve marşlarla ilerleyen kortej, meydanda yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla yürüyüşü sonlandırdı.
Meydandaki programda platforma katılan grupların adları tek tek anons edilerek temsilcileri sahneye davet edildi. Ardından, platform adına Eğitim Sen Didim Temsilcisi Gökhan Gök tarafından basın açıklaması okundu. Gök, açıklamasında "Biz bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenleriz.
Biz güvencesiz ve esnek çalışmayla emeği sömürülen, erkek şiddetiyle yaşamdan koparılan kadınlarız.
Biz sarayda birileri sefa sürerken sefalete mahkum edilen emeklileriz.
Biz darbelere, halk iradesinin gaspına izin vermeyen öğrencileriz.
Biz tüm renklerimiz ve farklılıklarımızla Türkiye’yiz.
YAŞASIN 1 MAYIS EMEKÇİNİN BAYRAMI !
Biz hayat pahalılığına, yoksulluğa, işsizliğe, geleceksizliğe mahkûm değiliz. Biz, ürettiğimiz değerlerin hepimizi insanca yaşatmaya yeteceğini biliyoruz. Yeter ki ürettiğimizi adaletli bölüşelim; yeter ki az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın; yandaş şirketlerin vergileri sıfırlanmasın.
Biz bu ülkenin kaynaklarının herkese yeteceğini biliyoruz; Yeter ki ürettiklerimiz bir avuç mutlu azınlığa/sermayeye peşkeş çekilmesin, savaş ve rant politikalarına harcanmasın. Yeter ki ülkeyi yönetenler siyasi rakiplerini alt etmek için ülkenin döviz birikimini bir gecede harcamasın.
SERMAYEYE DEĞİL EMEKÇİYE BÜTÇE !
Biz barış içinde kardeşçe yaşamasını, adaletli biçimde bölüşmesini biliriz; yeter ki koltuğunu, servetini ve sömürü düzenini korumak için birileri gölge etmesin, ayrımcılık yapmasın.
Biz çocuklarımıza umutlu onurlu bir gelecek bırakabiliriz; yeter ki çocuklarımız okullarına aç gitmesin; çocuklarımız tarikatlara – cemaatlere mahkum edilmesin. Çocuklarımıza zorunlu din dersleri dayatılmasın.
GERİCİ IRKÇI EĞİTİME HAYIR !
Biz özgürce yaşayabiliriz; yeter ki tek kişinin değil, hepimizin, söz ve karar sahibi olduğu bir düzeni kuralım! Yeter ki gazetecileri, sendikacıları, sanatçıları, akademisyenleri, belediye başkanlarını, siyasi rakiplerini, gençlerini hapse doldurarak iktidarını korumaya çalışanlara, kayyım zihniyetiyle ülkeyi yönetmeye çalışanlara kimin büyük olduğunu gösterelim.
Biz emeğin, demokrasinin, adaletin, barışın, eşitliğin, özgürlüğün, kardeşliğin ve eşit yurttaşlığın egemen olduğu bir ülkeyi kazanacağız! Yeter ki birlik olalım ve mücadele edelim. Yeter ki tek başına olmadığımızı bilelim, kurtuluşun ellerimizde olduğunu bilelim.
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ !
Biz kazanacağız!
Biz bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üreten milyonlar bu ülkenin gerçek sahipleriyiz. Biz örgütlü olduğumuzda, birlik olduğumuzda, bizden büyük güç yok. O nedenle bir avuç sermaye ve iktidar sahibi kaybedecek; biz kazanacağız, halk kazanacak!
Biz kazandığımızda ülkeyi ucuz işgücü deposuna çevirenler kaybedecek!
Biz kazandığımızda her alanda ayrımcılığı ve cinsiyetçiliği normalleştirmeye çalışanlar kaybedecek ama eşitlik kazanacak!
Biz kazandığımızda, demokrasi kazanacak, adalet kazanacak, barış kazanacak, kardeşlik kazanacak, emek kazanacak, bu ülke, bu halk kazanacak!
1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanından hep beraber haykırıyoruz: Biz kazanacağız!" ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından yağan yağmura rağmen kalabalık halaylar çekerek 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı. Etkinlik, dayanışma ruhunun ve ortak mücadelenin gücünü bir kez daha ortaya koydu. HABER : ELİF DİKBAŞ