Ga­ze­te­ci ile si­ya­set­çi­nin nasıl ay­rıl­maz bir ikili ol­du­ğu ile il­gi­li muh­te­me­len tüm dün­ya­da mil­yon­lar­ca yazı ya­zıl­mış­tır.

Ga­ze­te­ci­nin ol­ma­dı­ğı bir yerde si­ya­set­çi­nin yada STK so­rum­lu­la­rı­nın da nor­mal­de bir hükmü yok­tur.

Zira genel ma­na­da si­ya­set­çi hiz­met ya­pa­cak ga­ze­te­ci bunu ka­mu­oyu ile pay­la­şa­cak.

Si­ya­set­çi söz ver­di­ği hiz­met­le­ri ye­ri­ne ge­tir­di­ğin­de yada ge­cik­tir­di­ğin­de ga­ze­te­ci ve­ri­len sözün yada söz­le­rin halk adına ta­kip­çi­si ola­cak.

Aynı iliş­ki ga­ze­te­ci ile STK’lar ara­sın­da da mev­cut­tur.

Ga­ze­te­ci ha­be­ri­ni yo­ru­mu­nu halk adına hal­kın men­fa­ati adına yapar, ya­zı­la­rı­nı bu çer­çe­ve­de ka­le­me alır.


Nor­mal şart­lar­da si­ya­set­çi­nin tada bir STK so­rum­lu­su­nun ga­ze­te­ci ile her­han­gi bir so­ru­nu da yok­tur.

Si­ya­set­çi de STK so­rum­lu­su da ister ki ga­ze­te­ci ken­di­si ile par­ti­si ile ku­ru­mu ile il­gi­li hep olum­lu kalem oy­nat­sın.

Hal­bu­ki söz ko­nu­su ku­rum­lar ile bir­lik­te şe­hir­le­rin, yer­le­şim mer­kez­le­ri­nin ve ül­ke­le­rin daha ya­şa­na­bi­lir bir nok­ta­ya gel­me­si adına her türlü eleş­ti­ri en büyük yol gös­te­ri­ci­dir.

İşin içine eleş­ti­ri gir­di­ğin­de va­zi­yet bir anda de­ği­şi­yor.

O za­ma­na kadar olan can ciğer kuzu sar­ma­sı iliş­ki­ler bir anda pamuk ip­li­ği­ne bağlı imiş gibi bir­den bire kopma nok­ta­sı­na ge­li­yor.

ABD’de “Dev­le­ti­miz ga­ze­te­ci­le­ri kadar güç­lü­dür” ifa­de­si ne­re­de ise Ana­ya­sal bir kanun gibi kabul edi­li­yor.


Bizim mem­le­ket­te ise özel­lik­le son dö­nem­ler­de si­ya­set­çi­ler­de STK’larda asla hata kabul et­mi­yor.

Şart­lar ne olur­sa olsun “Bizim de­di­ği­miz doğ­ru­dur” an­la­yı­şı hakim olmuş du­rum­da.

Si­ya­set ku­ru­mu­nun söy­le­dik­le­ri­nin doğru ol­du­ğu nok­ta­da ülke sı­nır­la­rı içe­ri­sin­de her­ke­sin mutlu ol­ma­sı, eko­no­mik şart­la­rın son de­re­ce uygun ol­ma­sı an­la­mı­nı taşır.

Ancak iş ray­dan çı­kın­ca hedef anın­da ga­ze­te­ci­ler olu­yor.

Hal­bu­ki yu­ka­rı­da da be­lirt­ti­ği­miz gibi ga­ze­te­ci sa­de­ce ve sa­de­ce halk adına soru sorar ger­çek­le­rin or­ta­ya çık­ma­sı için araş­tı­rır durur.

Ga­ze­te­ci­nin yada genel an­la­ma­da med­ya­nın rahat ol­ma­dı­ğı bir ül­ke­de iş­le­rin iyi git­me­si müm­kün de­ğil­dir.

Pak ço­ğu­muz dün­ya­yı do­la­şı­yo­ruz,

Git­ti­ği­miz ül­ke­ler­de­ki de­mok­ra­tik an­la­yı­şı ve med­ya­nın iş­le­yi­şi­ni an­la­ma­ya ça­lı­şı­yo­ruz.

De­mok­ra­si bir nok­ta­da ta­ham­mül re­ji­mi­dir.

Si­ya­set­çi­ler­den ve STK yö­ne­ti­ci­le­rin­den ri­ca­mız medya men­sup­la­rı­na ta­ham­mül gös­ter­me­le­ri­dir.

Son­ra­sı kolay.