Cumhurbaşkanı; “Demirtaş Kürt değil” dedi.
Bolsorano, Brezilya başkanlık seçimlerinin ilk turunda %42 oy aldı.
İngiltere’de Hint asıllı Rişi Sunak başbakan oldu.
Birbirinden farklı gibi gözüken yukarıdaki başlıklar gerçekte siyaseten bir bütünün parçaları.
Ülkemiz yeni bir genel seçime yelken açarken, Kürt-Türk ayrımı toplumu kutuplaştırıp oy devşirmenin bir manivelası olma özelliğini sürdürüyor.  Muhalefet etnik rüzgarı arkasına almışken, iktidar geri durur mu? O da Kürt kimliği üzerinden “siyasetler” üreterek Diyarbakır’ın yolunu aşındırıyor.
Brezilya’da; Bolsorano’un başkanlığı sırasında-özellikle pandemi döneminde-yaptıkları seçmenlerce değerlendirildiğinde değil %42, %10 alması bile söz konusu olamaz.  Ancak Brezilya halkı muhafazakâr;dine çok bağlı.  Bosorano ve arkasındaki ABD emperyalistleri din faktörünü kullanarak hatırı sayılır ölçüde oy devşirdiler.
Bir zamanlar Hindistan İngiliz sömürgesiydi; İngilizler, iliklerine kadar sömürdükleri bu ülkenin halkına bir çeşit köle muamelesi yaparlardı.  Ne oldu da bir zamanlar hükmettiği topraklarda güneş batmayan mağrur İngiliz, Hint asıllı Rişi Sunak’ın başbakanlığını hazmetti?  Çünkü Rişi Sunak çok zengin, ajans haberlerine göre serveti Kraliyet Ailesi’nin servetinin iki katı.
Özellikle gelişmekte olan ülkelerde emperyalist devletler işbirlikçilerine iktidar yolunu açacak üç kriter öneriyorlar ve uygulatıyorlar: ırkçılık, inanç,güç ve servet.  
2023 seçimlerine giderken iktidarıyla muhalefetiyle tüm kesimler üç kritere olanca güçleriyle yaslanıyorlar.  Bu noktada belirleyici olan seçmenin algı oyununa bir kez daha kanıp kanmayacağıdır.  Vaziyet odur ki, tarih tekerrür edecek.  Ne zaman yönetilenler gerçek kriterler üzerinden karar verirler, o zaman bu aldatmalar da nihayet bulur.