LOZAN SULH ( BARIŞ ) BAYRAMI

Atatürk’ün emri ile 26 Temmuz 1927 de Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyetinde bayram olarak kutlanmaya başladı.

Bu kutlama en son 24 TEMMUZ 1949 tarihinde yapıldı.

14 Mayıs 1950 tarihinde Demokrat Parti ile iktidara gelen Adnan Menderes, Temmuz ayında Sulh Bayramının kutlanmasını engelledi.

Lozan’ın barış bayramı ve tabii zaferi olarak kutlanmasını istemeyen kuvvetler, öncelikle kaybeden taraf olan İngiltere ve kazanç elde edemeyen üstelik görüşmelerde olmasına (İngiltere yanında) rağmen imza atmayan Amerika idi.

Onların isteği ve ricası Atatürk’ün emrinden daha etkin oldu.

Sinan Meydan’ın kaleminden Sulh Bayramı...

İsmet İnönü'nün 24 Temmuz 1923'te imzaladığı Lozan Antlaşması, 1683 Viyana Bozgunundan sonra Batı karşısında sürekli gerileyen ve her bakımdan Batı'ya bağımlı hale gelen Türklerin, sınırları belli bağımsız bir vatana sahip olmalarını sağladı.

Atatürk 26 Temmuz 1927'de Lozan'ın “MİLLİ BAYRAM” olarak kutlanmasını istedi: “Lozan Antlaşması, Türk tarihinde bir dönüm noktasıdır. Türk milletli için siyasal bir zafer oluşturan bu antlaşmanın Osmanlı tarihinde eşi yoktur. (…) Bu nedenle Lozan görüşmelerinde her türlü siyasal mücadelelere göğüs vererek sonucu elde etmede büyük bir anlayışlılık göstermiş olan İsmet Paşa'yı yücelterek anmak görevimdir… Lozan Antlaşması imza gününün milli bayram olarak kabul edilmesi uygundur.” Diyor Mustafa Kemal Paşa,

Aslında 24 Temmuz 1923'ten itibaren Lozan, “Sulh (Barış) Bayramı”, “Lozan Günü” olarak kutlanmaya başlandı. Gazeteler Lozan'ı bayram coşkusuyla kutladılar. Örneğin, 24 Temmuz 1923 tarihli TERCÜMANI AHVAL GAZETESİ Lozan'ı “Bugün Sulh Bayramıdır” manşetiyle, TEVHİD-İ EFKAR GAZETESİ ise “Bugün Sulh Bayramı: Hakiki Halas (Kurtuluş) ve İstiklal Bayramıdır” manşetiyle kutladı.

“LOZAN SULH BAYRAMI” kutlamaları, 23 ve 24 Temmuz'da iki gün sürerdi. O günlerde devlet kurumlarında, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde ve Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nde devlet adamlarının da katıldığı Lozan toplantıları yapılırdı. Her yer tatil edilirdi. Atatürk, İnönü'ye kutlama telgrafları çekerdi. 1930'lardan itibaren Halk Evleri'nde de Lozan coşkusu yaşandı. Bazı Halkevi şubeleri yüzme yarışları düzenledi. Birçok ilde Lozan kutlaması yapıldı. İzmir bayraklarla donatıldı. Gazeteler uzun uzun Lozan'ın öneminden söz etti. Gazetelerde “Lozan” konulu yazılara, şiirlere yer verildi.

Lozan, 1924-1950 arasında, tam 27 yıl, resmen olmasa da fiilen milli bayram olarak kutlandı. 23 Temmuz 1939'da Hatay'ın anavatana katılması ile Hatay'ın kurtuluşu ve Lozan Günü birlikte kutlanmaya başlandı.

 Bu kutlama en son 24 Temmuz 1949 tarihinde yapıldı. Çok Partili yaşama geçtikten sonra ikinci yapılan Genel Seçim sonucu 14 Mayıs 1950’de iktidarda ki CHP kayıp etti DP iktidara geldi.  1950 yılı Lozan Sulh Bayramı kutlamaları için de bir milat olmuştur. 1950 yılı 24 Temmuz’unda yeni iktidar Lozan Bayramı’ndan söz açmazken devlet erkânı bu yıl BASIN BAYRAMI’nı kutlamıştır. Devrin cumhurbaşkanı, meclis başkanı, Başbakan, başbakan yardımcısı, vali, vilayet erkanı ve basın mensuplarının katılımıyla kutlanan 23 TEMMUZ GAZETECİLER BAYRAMI haberi gazetelerde geniş yer işgal eder. Yeni iktidarın kutladığı bir diğer bayram da HÜRRİYET BAYRAMI’dır. 1950 yılı 24 Temmuz’unda ‘1908 Hürriyet inkılabı şehitlerinin ruhlarını taziz maksadıyla dün Hürriyet tepesindeki abidenin önünde DP İl İdare Kurulu tarafından tertiplenen anma törenine…’ satırları gazetelerde yer alırken yeni iktidar sonraki yıllarda da HÜRRİYET BAYRAMI kutlamalarını sürdürür. 
Demokrat Parti iktidarı nazarında ‘Tek Parti ve bilhassa muhalefet partisi lideri İsmet İnönü’nün sembolleştiği LOZAN SULH BAYRAMI 1955 yılına kadar ‘alternatif kutlamalar’, 1955’te ise yasaklama yoluyla bir anlamda toplumsal bellekten silinmeye çalışılır.

1955 yılında Lozan Zaferi’nin 32. yıldönümü dolayısıyla CHP Üsküdar ilçesi tarafından yapılması kararlaştırılan anma törenine Üsküdar Kaymakamlığınca izin verilmez. İzmir’de yapılması planlanan Lozan Günü kutlamaları da ‘Lozan zaferinin milletin malı olduğunu göz önünde tutarak CHP’nin bu mevzudaki toplantısına izin verilmeyecektir’ gerekçesiyle yasaklanır.”

SONUÇ: LOZAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’NİN TAPU SENEDİDİR: Gerçekçi dış politikanın somut bir örneği olan Lozan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapu senedidir.  Lozan, kanla yazılmıştır. Savaş meydanlarındaki zaferlerin siyasal zemindeki tescilidir. Emperyalist Batı’ya ve işbirlikçisi Yunanistan’a diz çöktürmenin ve onları hizaya getirmenin adıdır