İyi Parti Aydın Milletvekili Ömer Karakaş, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Adalet Bakanlığı bütçe görüşmeleri sırasında dikkate değer açıklamalarda bulundu. Karakaş, bütçe görüşmelerindeki konuşmasında adaletin önemine vurgu yaparak, bakanlığın finansman ve işleyişindeki temel sorunları ele alıp, iyileştirme önerileri sundu.

DİDİMLİ ESNAFLARA MÜJDE: AZAMİ VADE 48 AY OLDU DİDİMLİ ESNAFLARA MÜJDE: AZAMİ VADE 48 AY OLDU

Aydın İyi Parti Miletvekili Ömer Karakaş’ın, Plan ve Bütçe Komisyonu Adalet Bakanlığı bütçe görüşmelerinde yapmış olduğu konuşma : 

De­ğer­li mil­let­ve­ki­li ar­ka­daş­la­rım, Sayın Bakan, kıy­met­li bü­rok­rat­lar; ön­ce­lik­le he­pi­ni­zi say­gıy­la se­lam­lı­yo­rum. Ko­nuş­ma­ma baş­la­ma­dan önce "Ada­let mül­kün te­me­li­dir." sö­zü­nü ha­tır­lat­mak is­ti­yo­rum çünkü ül­ke­miz­de ada­let son yıl­lar­da derin ya­ra­lar aldı ve hu­ku­kun üs­tün­lü­ğü il­ke­si son de­re­ce ze­de­len­miş du­rum­da.

Ana­ya­sa’nın 9'uncu mad­de­si der ki: "Yargı yet­ki­si Türk mil­le­ti adına ba­ğım­sız ve ta­raf­sız mah­ke­me­ler­ce kul­la­nı­lır." Sizce şu an mah­ke­me­ler Türk mil­le­ti adına bu yet­ki­yi ta­raf­sız ve ba­ğım­sız ola­rak kul­la­na­bi­li­yor­lar mı yoksa hâ­kim­le­ri­miz ik­ti­da­rı­nı­zın si­ya­si bas­kı­sı al­tın­da ezi­li­yor mu? 
Ma­ale­sef, ezi­li­yor­lar. Si­ya­si bas­kı­nız o kadar arttı ki artık hâ­kim­le­ri­miz mob­bing­le kar­şı­la­şır hâle gel­di­ler. Bugün Ada­let Ba­kan­lı­ğı büt­çe­si gö­rü­şü­lür­ken bu sa­lon­da göz­le­ri­mi­zin önün­de çü­rü­yen bir ada­let sis­te­mi­ni ko­nuş­mak zo­run­da­yız. Kay­nak­la­rı­nız­dan edin­di­ği­miz bil­gi­le­re göre 2023 yı­lın­da ül­ke­miz­de yak­la­şık 12,1 mil­yon şüp­he­li hak­kın­da so­ruş­tur­ma baş­la­tıl­mış ve bun­la­rın 483,11'i ya­ban­cı uy­ruk­lu.

Sayın Bakan, 2023 Şubat ayın­dan 2024 Şubat ayına kadar Tür­ki­ye'de 20 bin çocuk is­tis­ma­rı da­va­sı ol­du­ğu ve 7 bin ço­cu­ğun ise doğum yap­mak zo­run­da kal­dı­ğı bi­li­ni­yor. Sa­de­ce bu yıl 411 kadın kat­le­dil­di. Hukuk sis­te­mi­miz­de­ki ye­ter­siz­lik­ler, suç­lu­la­rın hak et­tik­le­ri ce­za­yı al­ma­dan ser­best kal­ma­sı, suç­lu­la­rın ön ka­pı­dan girip arka ka­pı­dan çık­ma­la­rı top­lu­mun ada­le­te olan gü­ve­ni­ni sar­sı­yor.

Sayın Bakan, sizin kol­tu­ğun­da otur­du­ğu­nuz Ba­kan­lı­ğın adı "Ada­let", bu ül­ke­nin en önem­li ba­kan­lık­la­rın­dan biri. Lüt­fen, artık eli­ni­zi taşın al­tı­na koy­ma­nız ge­re­ki­yor. Asıl en­di­şe ve­ri­ci olan şudur: Artık suç oran­la­rı­na pa­ra­lel ola­rak ce­za­sız­lık al­gı­sı­nın da güç­le­ni­yor ol­ma­sı­dır. "Ce­za­sız­lık suçun ana­sı­dır." sözü bo­şu­na söy­len­me­miş­tir. Ce­za­la­rın cay­dı­rı­cı et­ken­le­ri­nin azal­ma­sı ve suç iş­le­yen­le­rin so­kak­lar­da do­laş­ma­sı ma­ale­sef ki mil­le­ti­miz için büyük bir en­di­şe un­su­ru.

Seçim böl­gem Aydın'da dep­rem­de da­ya­nık­sız­lı­ğı tes­pit edil­miş, beş yıl­dır pro­je­si ya­pıl­mış, öde­ne­ği hazır olan bir ada­let sa­ra­yı­mız var ancak beş yıl­dır hâlen yeri tes­pit edi­lip de pa­ra­sı hazır, pro­je­si hazır olan bir bi­na­ya baş­la­nı­la­ma­dı. Lüt­fen, buna bir an önce bir çözüm bul­ma­mız ge­re­ki­yor.
Şimdi, ay­rı­ca, Aydın suç ora­nın­da ma­ale­sef, üzü­le­rek söy­lü­yo­rum, 1'inci sı­ra­da. Lüt­fen, artık suçla mü­ca­de­le­de daha cay­dı­rı­cı ce­za­lar uy­gu­lan­ma­sı lazım.
Mec­li­se, için­de yar­gı­dan ve suçla mü­ca­de­le­den başka her şeyin ol­du­ğu yargı pa­ket­le­ri ge­ti­ri­yor­su­nuz, yakın za­man­da do­ku­zun­cu­su­nu ge­tir­di­niz. Ma­ale­sef ki zih­ni­yet de­ğiş­me­di­ği sü­re­ce 9 değil 90 tane yargı pa­ke­ti ge­tir­se­niz de sonuç yine aynı ola­cak­tır. Ada­let sa­de­ce ce­za­lan­dır­mak değil; aynı za­man­da, top­lum­sal ba­rı­şı sağ­la­mak, in­san­la­rın hak­la­rı­nı ko­ru­mak ve insan onu­ru­nu yü­celt­mek­tir. Bu ne­den­le, Ada­let Ba­kan­lı­ğı­nın kay­nak­la­rı­nı suçun ön­len­me­si­ne, re­ha­bi­li­tas­yo­nu­na ve top­lum­sal ada­le­tin sağ­lan­ma­sı­na yö­ne­lik pro­je­le­re de ay­rıl­ma­sın­da fayda gö­rü­yo­rum.
Bir de bir ko­nu­yu dile ge­tir­mek is­ti­yo­rum. Bu ara bu­lu­cu­luk­la il­gi­li geç­miş­te beş yıl­lık avu­kat­lar ara bu­lu­cu olu­yor­lar­dı, sonra buna bir sınav ge­tir­di­niz, in­san­lar sı­nav­la ara bu­lu­cu ol­ma­ya baş­la­dı­lar. Tabii, bu sı­nav­lar zor­laş­tı, hatta bun­dan 2 ön­ce­ki ara bu­lu­cu­luk sı­na­vın­da Ara­bu­lu­cu­luk Daire Baş­ka­nı­nız, öğ­ren­ci­le­ri sı­na­va tabi tutan Daire Baş­ka­nı­nız dahi sı­na­vı ge­çe­me­miş­ti. Ancak şimdi son pa­ket­te tek­rar ara bu­lu­cu­luk sı­na­vı­nı kal­dır­dı­nız, yirmi yıl­lık avu­kat­la­rı ara bu­lu­cu ya­pı­yor­su­nuz. Yani artık işi de­ne­me tah­ta­sı­na dön­dür­dük. Peki, sı­na­vı geçip ara bu­lu­cu olan in­san­la­rın suçu neydi? Yoksa şim­di­ki daha mı doğru? Tek­rar sı­na­va mı dö­ne­ce­ğiz?
Yani biz İYİ Parti ola­rak bu sı­na­vın iptal edil­me­si­ni doğru bul­mu­yo­ruz.
Te­şek­kür edi­yo­rum.
Büt­çe­niz de ha­yır­lı olsun di­yo­rum.