Bu gün sabahın mahmurluğuna iyi gelen bir yazı okudum bende ona uyarlanan bu yazıyı kaleme aldım.
Şaman ananeleri halâ içimizde ne zaman ki sıkıntıya düşsek, tehlikeyi fark ettiğimiz an şaman duaları devreye girer ya tahtaya vururuz yada ellerimizi gök kubbeye açarız, haksız da sayılmayız, çaresiz..!
Çünkü başımızı vuracak hiç bir güvencemiz yok gibi, artık..!
Yedi dedemi saysam yedisi de yörük geleneğinden gelen bir yaşam öyküleri vardır.
Rivayet odur ki gerçeğin ta kendisi
Kısır dağının eteğinde,
Bendivan yaylasın da
Dedem bir çeşmenin başına konan kıl çadırda doğmuş.
Daha sonra Kars'ın kurtuluşu ve cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte ailemiz yerleşik düzene geçmiştir.
Ermenilerden zorla alınan bir köyde "babam toprak bir evde doğmuş"..
Köye indiklerinde küçük ve büyük baş hayvan, sürüleri olan ailemiz yörenin en varlıklı ailesi olarak yaşamlarına devam etmişler.
Şamanist gelenek ve inançlar Rus, kafkas gelenekleriyle birleşince Kars bölgesinin medeni ölçülere olan sempatileri hala devam ediyor.
Kaç kez darbelerle marbelerle kesintiye uğrasa, göçe zorlansa da Kars halkı asla vazgeçmez, köklerinden gelen o medeni dokuyu gittiği her yere götürür.
Vazgeçmez sevdasından.