("Nemiz varsa, bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaş olmuşsak, şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak, yurdumuzu batının, vicdanımızı ve kafamızı doğunun pençesinden kurtarmışsak, şu denizlere bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcağını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak, hepsini, her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz." - Falih Rıfkı Atay, "Çankaya", İstanbul, 1984, s. 314) 

***                                      

30 Ağustos, Emperyalistlere karşı verdiğimiz “Kurtuluş Savaşımızın zaferle sonuçlandığı çok önemli bir tarihtir.  Türkiye Cumhuriyeti olarak, tarih sahnesinde onurlu yerimizi alışımız; 30 Ağustos 1922 yılında; Mustafa Kemal’in Başkomutanlığında kazandığımız “Büyük Taarruzun” zaferle sonuçlanmasıyla mümkün olmuştur… Bu tarih, topraklarımızı, emperyalistlerin işgalinden kurtardığımız tarihtir… Bu önemli gün her nedense bazı kesimlerce önemsenmez, verdiğimiz “Kurtuluş Savaşı” sıradan tarihi bir olaymış gibi basite indirgenir… Daha da ileri gidilerek:“Emperyalistler 1919'da Anadolu’yu devamlı kalmak için işgal etmemişler. Birinci Dünya Savaşı’nın bir sonucu olarak bir eylemin içindeymişler ve bu nedenle de “bizimle savaşmadan” çekilmişler” Diyebildiler…

Dahası, Türk askerleri Kurtuluş Savaşı verirken, Padişah yanlısı güçlerle işbirliği yaparak, Yunan uçaklarından Mustafa Kemal ve askerleri aleyhine bildiri dağıtılmasını sağlayan vatan haini İskilipli Atıf Hoca gibilerine de sahip çıkarlar…

Atatürk’ün komutasında emperyalistlere karşı kazandığımız Kurtuluş Savaşımızı şairlerimiz, yazarlarımız en güzel, en içli, en anlamlı şekilde anlatmışlardır…

İşte, Nazım Hikmet’in “Kurtuluş Savaşı Destanından bir şiir…

O, saati sordu.
Paşalar : «Üç,» dediler.
Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlayacaktı.

Kadir kıymet ve tarih bilmezler Atatürk’ümüze saldırmaya devam ediyorlar…1950’li yıllardan itibaren din tüccarları tarafından başlatılan, Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlığına karşı tarihçi şairimiz Mithat Cemal Kuntay şöyle sesleniyor…


Suç mu masum eşinin ırzını kurtardıysa?

Suç mu tarihini bayraklaşarak sardıysa?

***

Sen de lütfet, ona bir abidelik toprak ver

Yurdu kurtarması bir suçsa eğer, hoş görüver!

Ve kadir kıymet bilmez gerici yobazlara en iyi yanıtlardan birini de şairimiz Neyzen Teyfik veriyor…

Esir iken mümkün mü ibadet
Yatıp kalkıp Atatürk’e dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet


***
İşgaldeki hali sakın unutma

Atatürk’e dil uzatma gereksiz
Sen anandan yine doğardın amma
Baban kim olurdu bilemezdin şerefsiz…

***

30 Ağustos Zafer Bayramımız ulusumuza kutlu ve mutlu olsun… Bu zaferle Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasını sağlayan Atatürk ve onun silah arkadaşlarını sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz…

Bayramımız kutlu olsun…