Tüm olumsuz, negatif haberler insanları ruhsal yönden hasta ediyor. Stres, depresyon ilerleyince bunama ve şizofreni gibi ruh hastalıklarına zemin hazırlıyor.

Bu nedenle olumlu, faydalı örneklere de haberlerde mutlaka yer vermeli. Zihnimde bu pozitif düşünceler üretirken elime bir okul dergisi geçti.

Dergi Anna-Freud-Schule, Anna-Freud-Okuluna giden öğrenciler tarafından çıkarılıyor. Elime geçen dergi 38. Sayısı için şef redaktörleri Christina S. ve Linda Z.’yi başarılarından dolayı tebrik ediyorum.

Eşim Lothar bu okulda yıllarca çalıştığı için çok olumlu izlenimim vardı. Emekli olunca okulu destekleme derneğine üye olarak ilişkisine devam etti, ediyor.

Çoğu kez küçük sınıflarda ders verdim. İlkokul sonrası gençlerin sorunları, soruları, duygu ve düşünceleri beni çok yakından ilgilendiriyor. Bu okul on birinci sınıftan başlıyor, lise ve meslek okulu. Öğrenciler buluğ çağı sona ermiş, on yedi on sekiz yaşlarında.

Dergi konu olarak Sınırları işliyor. Coğrafya ‘da tanıdığımız kıta ve ülkeler arası sınırlar değil, insan ilişkilerinde konulan sınırlar, buraya kadar diyebilmek, demeyi öğrenmek önemli olan.

Okul dergisi öğrencilere yazma şansı verir. Yeteneği olan genç yazmaya başlamış olur. Öğrencilere ve öğretmenlere verdikleri mesajlarla sosyal yönde yardımcı olur. Bilgiler, arzular eleştirel veya tamamlayıcı görevi yaparlar. Öğretmen, öğrenci ve aileleri ahenk içinde çalışan okulda gençler başarıya daha kolay ulaşır.

Dergi, edebiyat, teknik, politika gibi sanat ve bilimle ilgili konularda gazetelerden daha etraflı yazılar ve makaleler yayınlar.

Linda Z., Lily H. ve Anuscha H.’nın uyguladığı anket oldukça ilginç. Okulda ders olarak yapılmalı. Şaka ve fıkra anlatırken sınır tanımak esas alınıyor. Bir şahsı, bir grubu, bir ülke insanlarını aşağılayıcı, küçük düşürmeden şaka yapılmalı. Mizah ve karikatür ile gerçekler şaka yoluyla iletilirken hakaret edilmemeli. Topluma örnek olan model ve öncü düşünürler şiddet içeren sözlerden uzak durmalı.

Son yıllarda oy avcılığı yapan politikacılar, kullandıkları deyimlerle belki biraz daha fazla oy topluyor, ama belli bazı azınlık gruplarında unutulmayan yaralar açıyorlar. Ülkenin tarihine kara şaka olarak yazılıyor.

Laurenz M., Sınırsız Spor makalesinde yirmi göçmen kökenli gencin hepsi iyi Almanca bilmedikleri halde vücut diliyle anlaştıklarını yazıyor. Sporun birleştirici gücü diğer okullara örnek olmalı. Diğer fen derslerinde başarı gösteremeyen öğrenciler için spor dengeleme görevini üstlenir.

Hassan A., Suriye’de yaşadığı savaş anılarını anlatıyor. Hassan için ruhsal boşalma, diğer okul öğrencilerin dünyadan haberdar olmalarını sağlıyor. Barış için hemen şimdi ne yapabilirim, diye öğrencilere mesaj veriyor.

Auschwitz toplama kampı ziyaretinden sonra bugüne uzanan düşüncelerini anlatan Selma P. Tarihin önemine vurgu yapıyor. Tarihten ders alınır ve unutulmazsa bugün kötü olaylar tekrar yaşanmaz. Alman anayasasının birinci maddesi insan olma sınırını hatırlatıyor.İnsanın onuru (şeref ve haysiyeti) dokunulmazdır. Tüm devlet erki ona saygı göstermek ve onu korumakla yükümlüdür.

Bu nedenle, Alman halkı dokunulmaz ve devredilmez insan haklarını, yeryüzünde her insan topluluğunun, barışın ve adaletin temeli olarak tanır.

Paulina G., kadın olma yolunda kız çocukların ailede eğitim konusunu makalesinde işlemiş. Ataerkil toplumlarında kız çocuklarına katı sınırlar konur. Böylece kız çocuğun gelişmesi engellenir, ileride arkadaş ve eş seçiminde sorunla karşılaşırlar.

Kız çocuğu sessiz olmalı, gülmesi ve açık konuşması doğru görülmez. Doğru otur, bacak bacak üstüne atıp oturma, sana söz söylenirse karşı koyma gibi sınırlar konur. Konulan bu yasak sınırlarla, kız çocuklarının toplumda eşit haklara sahip olması engellenmiş olur. Kız çocuğuna yalnız ailede anne ve ev kadını rolü biçilir.

Bir toplumun yarısı zincirle yere bağlanırsa, öteki yarısı uçamaz.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                   Mustafa Kemal Atatürk

Toplumda kadın ve erkek her iki cinse fırsat eşitliği verilirse, yükselebilir.

Holli K., buna bağlı olarak kadın haklarını korumanın önemine vurgu yapıyor. Federal Almanya Cumhuriyeti, nüfusun dörtte bir göç kökenli olduğu halde, bir göç ülkesi olduğunu çok geç kabul etti. Bu nedenle Alice Schwarzer’in kadın hakları korunmasında göç kökenli kadın hakları söz konusu değildi. Ailede şiddete karşı koymak, erkek ve kadının eşit işte eşit maaş olmasıyla iş bitmiyor. Asya ve Afrika kökenli kadınlar Almanya’da haklarını korumaya, ayrımcılığa ve aşağılanmaya karşı mücadeleye, dil bilmeyen ilk neslin sesi olan ikinci neslin yazdığı biyografi kitaplarla henüz yeni başladı.

Selma P., makalesinde otobüste, trende ve yolda kadınların daha fazla şiddete maruz kaldığına dikkat çekiyor. Kadınlara, genç kızlara cesaret veriyor. Tüm dünya kadınlarını birlik olmaya çağrı yapıyor.

Yolda yabancı erkek gruplarından kızlara çirkin yorumlara karşı koymak için yapılacak önlemleri Doga B. makalesinde sıralıyor. Tiksintiyle bakmak, orta parmağı göstermek, gibi.Klara B., başkalarının sana çizdiği sınır doğru olmaz. Sen kendin sınırını bilinçli olarak koruyacaksın diyor. Elke Bischofs’un sözüyle makalesini özetliyor.Kendine sınır koymak, kendini sevmek, başkalarının sınırına saygı göstermek, diğer insanları sevmek demektir.

Sevgili okuyucularım, sınır koyma konusu bu dergide çok detaylı yazılmış. Buraya kadar daha derginin yarısına bile gelemedim.

Kriz ve kötü olaylara karşı okul öğrencilere nasıl güç vermeli, sorusuna cevap olarak Antonia B., Sophie S. Öğretmenleri Bayan Tschachert ile yaptıkları söyleşi herkes için önemli, ama veliler, öğretmenler ve sosyal danışmanlar için daha önemli. Bu nedenle bu makalemin devamı gelecek.

Sevgili veliler, çocuklarınıza gittiği okulun çıkardığı dergi var mı, diye sorun. Öğrenci yazmayı seviyorsa, yazması için lütfen teşvik ediniz.

Hoşça kalın!

Kaynaklar:

Grenzen, “Bis hierhin und nicht weiter!” Anna-Freud-Culture, 38. Ausgabe, Juni 2023

Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasası, Madde 1 (sayfa 8), Çeviri: Alişan Genç, Concept Verlag, Berlin 1999